Gülsin Onay’dan Macaristan’da 100 yıllık dostluk konseri
Ülkemizin yetiştirdiği en değerli piyanistlerden Devlet Sanatçısı Gülsin Onay, Türk- Macar Dostluk Anlaşması’nın 100. Yıldonümü kutlamaları çerçevesinde 22- 28 Kasım tarihlerinde yoğun bir programla Budapeşte’de olacak. Onay, bir konser ve bir resitalin ardından, genç Macar piyanistlerle iki günlük yoğun bir masterclass programında buluşacak.
Türkiye-Macaristan Dostluk Anlaşması’nın 100. Yıldönümü nedeniyle iki ülkede karşılıklı düzenlenen “Kültür Yılı” etkinlikleri, Devlet Sanatçısı Gülsin Onay’ın Budapeşte’de vereceği konser, resital ve marterclasslarla devam ediyor.
Onay, kutlamalar çerçevesinde yarın şef István Várdai’nin yönettiği Franz Liszt Oda Orkestrasi eşliğinde Wolfgang Amadeus Mozart’ın 12 numaralı A major K 414 piyano konçertosunu seslendirecek. Ünlü sanatçı, 26 Kasım’da da Liszt Akademisi Solti Hall’da, hocası Ahmet Adnan Saygun ile Saygun’un da yakın dostu ünlü Macar besteci Béla Bartók’un eserlerini icra edeceği bir resital verecek. Resitalde ayrıca Haydn, Liszt ve Chopin’in de eserlerini icra edecek olan Gülsin Onay, 27 ve 28 Kasım’da Liszt Akademisi’ndeki masterclasslarında da Macaristan’ın genç piyanistleri ile buluşacak ve Türkiye’ye dönecek.
Müzik yaşamına "Harika Çocuk" olarak adım atan Gülsin Onay, 12 yaşında Ahmet Adnan Saygun ile çalışmaya başlamış, bu hoca-öğrenci ilişkisi Saygun’un son nefesine kadar devam etmişti. Saygun’un kendisi için kişisel ve müzikal açıdan büyük bir ilham kaynağı olduğunu söyleyen Onay, Béla Bartók’un eskiz eserlerini de “esprili, muzip ve insanı gülümseten” eserler olarak değerlendiriyor.
Béla Bartók, 1936 sonbaharında Türkiye'ye gelmiş, İstanbul'da ve Ankara'da kısa bir süre geçirdikten sonra Adnan Saygun ile Anadolu’yu dolaşmıştı. İki besteci birlikte Türk halk müziği üzerine derleme çalışmaları yapmış ve aralarında derin bir dostluk gelişmişti.
Türk-Macar kültürel bağları müzikle buluşacak
Gülsin Onay, Türkiye ve Macaristan diplomatik ilişkilerinin 100. yılı nedeniyle böylesi yoğun bir program içinde Budapeşte’de bulunmaktan büyük bir mutluluk ve heyecan duyduğunu belirterek şunları söyledi:
“Konserde, hocam Adnan Saygun’un Bela Bartók ile olan dostluğunun izlerini ve müzikal mirasını paylaşacak olmaktan büyük bir onur duyuyorum. Solti Hall’da gerçekleşecek bu konser, Türk ve Macar kültürel bağlarını müzikle buluşturacak. Türkiye’ye döndükten sonra da 6 Aralık Piyanistler Günü için, İstanbul’da gerçekleşecek büyük bir program için yoğun bir hazırlık sürecine gireceğim.”
Türkiye ile Macaristan arasında 18 Aralık 1923 tarihinde imzalanan Dostluk Antlaşması, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyetin ilan edilmesinin ardından yeni Türk devletinin Türkiye Cumhuriyeti ismiyle imzaladığı ve yürürlüğe giren ilk antlaşmaydı. O dönem krallık rejimiyle idare edilen Macaristan ise başka bir devletle ikili olarak ilk defa Türkiye Cumhuriyeti ile bir dostluk antlaşması imzalamıştı. Bu yüzden bir asırlık dostluk, iki ülke açısından da büyük önem taşıyor.
Yeni Konser Sezonu Başlıyor...
Bir konser sezonunun sonuna gelirken, Ekim ayı yepyeni bir sezonun başlangıcını müjdeliyor. Bu yaz ayları benim için yoğun, dopdolu ve oldukça verimli geçti. Haziran ayı, Franz Liszt Oda Orkestrası ve değerli şef İstvan Vardai ile İstanbul ve İzmir festivallerinde Mozart'ın 14 numaralı K414 Piyano Konçertosu'nu çaldığımız konserlerle başladı. Bu muhteşem anların ardından Hint Okyanusu'na doğru bir yolculuğa çıktım; La Réunion ve Mauritius'ta verdiğim resitallerden sonra Türkiye'ye dönerek Gümüşlük Festival Akademisi'nde "Açık Sahne" ustalık sınıflarına başladım. Bu sınıflar, her yaştan piyanistin benimle ve diğer eğitmenlerle çalışma ve performans sergileme şansı bulduğu çok özel bir platform oldu.
Temmuz ve Ağustos aylarında Gümüşlük Uluslararası Müzik Festivali ve Akademisi tüm enerjisiyle devam etti. Festival, direktör Eren Levendoğlu ile birlikte başından beri organize ettiğimiz, bu yıl 21. yılını kutlayan bir etkinlik, ve bu süreçte birçok ustalık sınıfında yer aldım. Ardından, Ağustos ortasında İngiltere'ye döndüm ve Manchester'da Chetham Müzik Okulu'nun Uluslararası Piyano Yaz Okulu'nda ustalık sınıfları vererek bir resital gerçekleştirdim. Bu kadar çok yetenekli piyanistle çalışmak ve yaz okulundaki değerli öğretmenlerle yeni arkadaşlıklar kurmak benim için büyük bir mutluluktu. Şimdiden gelecek yıl tekrar dönmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.
Sonrasında Karadağ'a, Tivat'a geçerek bir resital ve ustalık sınıfları gerçekleştirdim. Ardından oğlum, kemancı Erkin Onay ile birlikte Gümüşlük Uluslararası Müzik Festivali'nin kapanış konserini vermek üzere Gümüşlük'e döndüm. Kapanış konserinden hemen sonra ise, bu kez Azor Adaları'na doğru yola çıktım ve Uluslararası Azor Festivali'nde iki konser verdim: Saõ Miguel Adası'nda Chopin'in 2. Piyano Konçertosu'nu Ponta Delgarda Orkestrası ve şef Amâncio Cabral ile çaldım; ardından Faial Adası'nda, muhteşem tiyatrolarında bir resital gerçekleştirdim.
Uzun dönüş yolculuğunun ve birkaç günlük kısa bir tatilin ardından yeni sezon başlıyor! Cumartesi Samsun Opera ve Bale Orkestrası ile genç piyanist veı şef Tolga Atalay Ün yönetiminde Chopin konçertosunun bir başka performansını gerçekleştirdim. 11 Ekim'de ise, İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası'nın açılış konserini Alexandre Rahbari yönetiminde Çaykovski'nin 1. Piyano Konçertosu ile gerçekleştireceğim, ve bir hafta sonra Ankara'da Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ile Jacek Kapszyk yönetiminde Saygun'un 2. Piyano Konçertosu'nu seslendireceğim. Bu eseri çalmak her zaman büyük bir zevk; Saygun'un bu eseri bana ithaf etmiş olması, bu konçertonun kalbimde ayrı bir yere sahip olmasını sağlıyor. Aralık ayında ise İzmir'de Saygun'un 1. Piyano Konçertosu'nu seslendireceğim. Kasım ayında Chopin'in 2. konçertosunu İstanbul'da Orçun Orçunsel ve Notre Dame de Sion Orkestrası ile çaldıktan sonra, Macaristan'a giderek Franz Liszt Orkestrası ile konserler, bir resital ve ustalık sınıfları gerçekleştireceğim. Aralık ayında ise Eskişehir Festivali'nde sevgili Oytun Eren ile birlikte Mozart'ın iki piyano için K365 Konçertosu'nu çalacağız. Tüm bunların yanı sıra, Türkiye ve İngiltere'de başka resitaller ve LilaMüzik'in birçok kaydımı yayımladığı etiketin 25. yılını kutlamak üzere İstanbul'un büyülü Süreyya Operası'nda düzenlenecek gala konseri ile yılı kapatacağız.
Bu yoğun tempo, müziği paylaşmanın, geleceğe yönelik projelerin ve gençlerle çalışmanın mutluluğunu beraberinde getiriyor. Hepinize en içten sevgi ve selamlarımla.
Gülsin Onay
______
OLD VERSION
Sevgili dostlarım ve değerli müzikseverler,
Bir sezon sona ererken, Eylül ayı yeni bir konser sezonunun başlangıcını müjdeliyor. Yaz ayları dopdolu ve verimli geçti. Haziran ayı, muhteşem Franz Liszt Oda Orkestrası ve İstvan Vardai yönetiminde İstanbul ve İzmir festivallerinde iki konserle başladı. Birlikte Mozart'ın 14 numaralı K414 Piyano Konçertosu'nu ve ... çaldık. Kısa süre sonra Hint Okyanusu'na doğru uzun bir yolculuğa çıktım; La Réunion ve Mauritius'taki resitallerden sonra Türkiye'ye döndüm ve Gümüşlük Festival Akademisi'nde "Açık Sahne" ustalık sınıflarına başladım. Bu ustalık sınıflarında her yaştan piyanist benimle ve diğer eğitmenlerle çalışma ve performans sergileme imkânı buluyor.
Temmuz ve Ağustos aylarında Gümüşlük Uluslararası Müzik Festivali ve Akademisi tüm hızıyla devam etti. Festival, direktör Eren Levendoğlu ile birlikte başından beri organize ettiğimiz ve bu yıl 21. yılına giren bir etkinlik, ve bu süreçte birçok ustalık sınıfında yer aldım. Ağustos ortasında ise İngiltere'ye dönerek Manchester'da bulunan Chetham Müzik Okulu'ndaki Uluslararası Piyano Yaz Okulu'nda bir hafta boyunca ustalık sınıfları verdim ve bir resital gerçekleştirdim. Her yaştan bu kadar çok yetenek görmek ve yaz okulunda çalışan birçok seçkin öğretmenle yeni arkadaşlıklar kurmak harikaydı. Gelecek yıl tekrar dönmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.
Bundan sonra, Karadağ'da Tivat'ta bir resital ve ustalık sınıfları için bir hafta geçirdim, ardından kemancı oğlum Erkin Onay ile birlikte Gümüşlük festivalinin kapanış konserini vermek üzere Gümüşlük'e döndüm. Ertesi gün, Azor Adaları'na doğru bir yolculuğa başladım ve Uluslararası Azor Festivali'nde iki konser verdim: Saõ Miguel Adası'nda Chopin'in 2. Piyano Konçertosu'nu Ponta Delgarda Orkestrası ve şef Amâncio Cabral ile çaldım, ardından Faial Adası'nda, güzel tiyatrolarında bir resital gerçekleştirdim.
Uzun dönüş yolculuğunun ve birkaç günlük tatilin ardından yeni sezon başlıyor! Dün, Samsun Opera ve Bale Orkestrası ile genç piyanist ve şef Tolga Atalay Ün yönetiminde Chopin konçertosunun bir başka performansını gerçekleştirdim. 11 Ekim'de, İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası sezonunun açılış konserini Alexandre Rahbari yönetiminde Çaykovski'nin 1. Piyano Konçertosu ile vereceğim, ve bir hafta sonra Ankara'da Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ile Jacek Kapszyk yönetiminde Saygun'un 2. Piyano Konçertosu'nu çalacağım. Bu eseri çalmak her zaman büyük bir zevk; Saygun'un bu eseri bana ithaf etmiş olması, kalbimde özel bir yer edinmesini sağlıyor. Aralık ayında İzmir'de de Saygun'un 1. Piyano Konçertosu'nu seslendireceğim. Kasım ayında ise Chopin'in 2. konçertosunu İstanbul'da Orçun Orçunsel ve Notre Dame de Sion Orkestrası ile çaldıktan sonra, Macaristan'a gidip Franz Liszt Orkestrası ile bir başka konser, bir resital ve ustalık sınıfları vereceğim, ve Aralık ayında Eskişehir Festivali'nde Oytun Eren ile birlikte Mozart'ın iki piyano için K365 Konçertosu'nu çalacağım. Bunun yanı sıra, Türkiye ve İngiltere'de başka resitaller ve LilaMüzik'in birçok kaydımı yayımladığı etiketin 25. yılını kutlamak üzere İstanbul'un büyülü Süreyya Operası'nda düzenlenen gala konseri ile yılın sonu işaretlenecek.
Bu yoğun temponun, müziği paylaşmanın, geleceğe yönelik projelerin ve gençlerle çalışmanın beni çok mutlu ediyor. Hepinize sevgi ve selamlar.
Heyecan dolu bir yaz kapıda
Yılın ilk beş ayı, adeta bir fırtına gibi geçti. Şu anda geriye dönüp baktığımda, her bir anına ayrı ayrı minnettar olduğum, unutulmaz deneyimler ve güzelliklerle dolu anılar biriktirdiğim bir dönemdi. Türkiye, İtalya, Fransa ve İngiltere'de toplam dokuz solo resital gerçekleştirdim. Ayrıca, orkestra eşliğinde dört farklı konçerto çaldığım altı konser ve olağanüstü yetenekli kemancı oğlum Erkin Onay ile Almanya'da gerçekleştirdiğimiz 13 ikili resital turumuz oldu. Elgar ve Mozart'ın Sonatlarını içeren ilk CD'mizin kayıt oturumlarını da bu yoğun dönemde tamamladık. Bunların yanı sıra, birçok ustalık sınıfı verdim, yarışma jürilerinde bulundum ve geleceğin yeteneklerine eğitim verme fırsatı buldum.
Yaz aylarına gelince, bu dönem de müzikle dolu geçecek. Ünlü Franz Liszt Oda Orkestrası ile Mozart'ın 12 numaralı Piyano Konçertosu'nu seslendireceğim iki özel konserle başlayacağım. İlki İstanbul Müzik Festivali'nde, diğeri ise İzmir Festivali'nin açılış konserinde gerçekleşecek. Ardından, Réunion Adası'nda bir dizi resital, Manchester'daki dünya çapında tanınan Chetham's Müzik Okulu'nda Uluslararası Piyano Yaz Okulu kapsamında bir haftalık ustalık dersleri, ve Azor Adaları'nda bir resital ile iki konçerto performansı gerçekleştireceğim.
Temmuz ayı ise Uluslararası Gümüşlük Festivali'nin 21. yılını kutlamamızı içeriyor. Festivalin Sanat Danışmanı olarak başından beri yer almaktan ve sevgili dostum Festival Direktörü Eren Levendoǧlu ile birlikte zengin ve dolu dolu bir program hazırlamaktan büyük mutluluk duyuyorum. Festivalde sahne alacak olmak ve ustalık sınıfları verecek olmak, bu alanda emek veren sanatçı dostlarımız, hevesli öğrencilerimiz ve kıymetli dinleyicilerimizle yakın bir bağ kurmamız için eşsiz bir fırsat sunuyor.
Önümüzdeki aylarda sizleri de bu etkinliklerin birinde görmeyi heyecanla bekliyor, sizlere müzik dolu, keyifli ve sağlıklı bir yaz diliyorum. Müziğin büyüsüyle dolu günlerde buluşmak üzere, sevgi ve saygılarımla.
Mutlu Yıllar 2024
2023 yılını, kâh sevinç, kâh üzüntüyle geçirerek geride bıraktık, 2024'e umutla girdik.
2023'de Ocak ayında ilk konserim için Adana'daydım. Eski arkadaşım Timothy Redmond'un şefliğinde, en sevdiğim eserlerden biri olan Rachmaninoff'un 3. Konçertosu'nu Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası ile seslendirdim. Bir hafta sonra Türkiye'nin güneydoğusu ve Suriye'de korkunç bir deprem yaşadık. Çok sayıda can kaybına ve akıl almaz bir yıkıma neden olan bu felaket karşısında büyük bir üzüntüye boğulduk. Deprem sırasında İngiltere'deki evimdeydim. Cambridge Üniversitesi'ndeki arkadaşlarımın ve iyi niyet elçisi olduğum UNICEF'in yardımıyla Cambridge'de depremzedeler yararına, çok ilgi gören bir konser düzenledim. Deprem bögesinde yaralar halen sarılmış değil; felaketin bu yılki yıl dönümünde, destek amacıyla İstanbul'da düzenlenecek büyük bir konsere daha katılacağım.
2023 hem yoğun hem çok yönlüydü. Önde gelen performanslar arasında İstanbul Müzik Festivali konserleri, Bükreş'teki Athenaeum Yaz Festivali ve İstanbul'da muhteşem şef Gábor Takács-Nagy ve CRR Senfoni Orkestrası ile Saygun'un 1. Piyano Konçertosu'nun seslendirilmesi yer aldı. Almanya, Fransa, Belçika ve İngiltere'de resital turları yaptım, İtalya, Belçika ve İngiltere'de ustalık sınıfları verdim. Ünlü Chetham's Müzik Okulu'nda olağanüstü yetenekli genç öğrencilerle 3 gün Masterclass ve bir resital verdim. Genç yetenekleri ayrıca Almatı, Astana, Chieti, İzmir, Adana ve Ankara'daki yarışma jürilerinde de dinledim. Bu arada Türkiye genelinde birçok resital ve konçerto ile sahne aldım, Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılı kutlamaları kapsamında Ankara ve Londra'da gala konserleri verdim.
Geçtiğimiz yıl Mayıs ayında İzmir ADS Piyano Akademisi'nde ilki düzenlenen "Uluslararası Gülsin Onay Piyano Festivali ve Yarışması" benim için büyük bir onurdu. Bu Festivale katılmaktan ve yarışma jürisine başkanlık etmekten büyük mutluluk duydum. Etkinlik çok başarılı geçti, bu yıl ikincisi yapılacak olan Festivali sabırsızlıkla bekliyorum. Haftalık radyo programım "Gülsin Onay'la Radyo 3 Atöleyesi" bugüne kadar 300'ü aşkın kez yayınlandı ve 7. yılına girdi.
Ayrıca geçtiğimiz yıl Eren Levendoǧlu ile birlikte düzenlediğimiz Gümüşlük Müzik Festivali'nin 20. yılıydı. Birbirinden güzel konserlerin yanı sıra genç müzik yeteneklerine yönelik ustalık sınıflarıyla dolu bir festival yılını daha başarıyla geride bıraktık.
Sevgili annem Ayşe Gülen Reusch'u 17 Eylül'de, sevgi ortamında geçirdiği uzun bir hastalık sürecinin ardından 95 yaşında kaybettik. Fedakar, sevgi dolu bir anne olmasının yanı sıra piyanist olmam için beni teşvik eden, kariyerim boyunca bana her an destek olan ilk öğretmenimdi o. Huzur içinde yatsın.
Şimdi 2024'ün projeleri ve planlar üzerinde çalışıyorum. Bunlar arasında, kemancı oğlum Erkin Onay'la birlikte vereceğim konserler var. Nisan ayında Almanya'da bir resital turumuz olacak. Budapeşte Franz Liszt Oda Orkestrası ile İstanbul ve İzmir festivallerinde konserler de var. (Ayrıntılı bilgileri web sitemde bulabilirsiniz.)
2024’ün hepinize sağlıklı, mutlu, bol müzikli günler getirmesini dilerim.
Bahar konserleri
Depremin ardından toplumsal dayanışmamızı her zaman güçlü tutmamız gereken şu günlerde müziğin birleştirici gücünü kullanmak adına konserlerime devam ediyorum.
3 Mart’ta Eskişehir’de Ender Sakpınar şefliğinde Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Senfoni Orkestrası ile Saint-Säens 2. Piyano Konçertosu’nu Depremzedeler Yararına verdiğim bir konserde seslendirdim.
Akabinde 4-5 Mart’ta Bursa’da Bursa Büyükşehir Belediyesi Piyano Festivali’nde ustalık sınıfları verdim ve yine Bursa’da Bursa Büyükşehir Belediyesi Piyano Festivali kapsamında depremzedeler yararına bir resital gerçekleştirdim.
10 Mart günü ise, Lösemi Vakfı adına bir Resitalverdikten sonra, 12 Mart’ta depremzedeler yararına bağış topladığımız bir ev konserinde müzikseverlerle sıcak bir ortamda bir araya gelerek müzikle acılı ruhlarımızı sağaltmaya çabaladık.
19 Mart’ta Ankara’da BESOM besteciler yarışmasında jüri üyesiydim. Ardından ertesi gün İngiltere’ye döndüm; zira programı çok daha önceden belirlendiği üzere Chetham's School of Music kapsamında Manchester’da depremzedeler yararına konser (22 Mart) ve ustalık sınıfları (23-24 Mart) vereceğim. Chetham's School of Music, Manchester’da 1969 yılında kurulan önemli müzik okullarından biri...
28 Mart’ta ülkeye dönerek İstanbul’da genç piyanistlerle BAU'da bir masterclass çalışması yaptıktan sonra 3 Nisan’da Gürer Aykal şefliğinde Bilkent Senfoni Orkestrası’yla Rachmaninoff 3. Piyano Konçertosu seslendireceğim.
5-6 Nisan tarihlerinde ise Bilkent Üniversitesi Müzik Fakültesi’nde ustalık sınıfları vererek genç yeteneklerin müzikal gelişimlerine katkımı sunmaya devam edeceğim.
8 Nisan’da Depremzedeler yararına konser vermek üzere Mersin Müzik Festivali’nde yer alacağım. 12-14 Nisan’da ise İzmir’de İKSEV çatısı altında ustalık sınıflarım olacak. Ustalık sınıfı boyunca belli saatlerimi deprem bölgesinden gelen gençlere ve çocuklara ayıracağım.
16 Nisan’da İstanbul’da Süreya operasında Genç Yetenekler ile konserim olacak.
17 Nisan’da Gülsin Onay ve Cumhuriyetin Gelecek Solistleri projesi çerçevesinde Sevda Cenap And Vakfı bünyesinde Ankara Festivali’ne katılacağım.
25-28 Nisan arasında ise Astana’daki piyano yarışmasında jüri üyesi olmak üzere genç yeteneklerin müzikal performanslarını değerlendireceğim.
6 Mayıs’ta ise İstanbul’da Gábor Takács-Nagy şefliğinde Cemal Reşit Rey Senfoni Orkestrası ile sevgili hocam Saygun’un 1. Piyano Konçertosu’nu seslendireceğim. Bu konçerto, benim yaşamımda en çok güç bulduğum müzikal eserlerden biri olduğu için bu duyguyu dinleyiciye de özellikle böyle zorlu dönemlerde aktarmayı çok önemsiyorum.
13-14 Mayıs arasında ise İzmir’de "Gülsin Onay" piyano festivali ve yarışmasında jüri başkanlığı yaptıktan sonra 14 Mayıs akşamı aynı festival kapsamında bir resital vereceğim ve İzmirli müzikseverlerle yeniden bir araya geleceğiz. Mayıs sonunda ise Almanya, Fransa ve Belçika’da konserlerim olacak..
Umarım bu konser programında bir noktada sizinle de yollarımız kesişir ve birlikteliğin, dayanışmanın bu denli önemli olduğu bir dönemde en azından müzik ortak paydası üzerinde bir süreliğine gönüllerimizi ve kulaklarımızı mutlu ederiz.
Sağlıcakla, müzikle kalın.
Ocak 2023
Yeni yıla her ne kadar lapa lapa kar ile uyanmasak da, soğuk havayı sıcak resitaller ve ustalık sınıflarıyla karşılamaya devam ediyorum. Size bu yıl şu ana kadar kesinleşen programlarımdan söz etmek isterim.
Öncelikle 12 Ocak’ta yolu Beyoğlu’ndan geçen İstanbullu müzikseverleri Perşembe günü, Grand Pera Emek Sahnesi’nde vereceğim konsere beklerim. Yeni yılın İstanbul’daki ilk konserinde sizlerle buluşmayı sabırsızlıkla bekliyorum.Ardından 19 Ocak’ta Ankara’da Emre Şen Müzik Akademisi’nde bir resital vereceğim. 22 Ocak’ta yine aynı mekandaki ustalık sınıfında genç müzisyenlere deneyimlerimi aktaracağım.
Emre Şen Müzik Akademisi diğer adıyla Chopin Müzik Evi 2000 yılında kuruldu ve genç yetenekleri keşfetmeyi ve yönlendirmeyi hedefliyor. Geçen seneden itibaren ise
yeni bir yapılanmaya giderek müzisyen ve müzisyen adaylarının müzikal gelişimini seminer, program, uluslararası jürili dinleti ve yarışma gibi etkinliklerle destekleyerek dünya çapında üst düzeylere taşımayı hedefliyor. Onları bu güzel hedeflerinde yalnız bırakmak istemedim.
Ardından 27 Ocak’ta Adana’da ünlü İngiliz şef Timothy Redmond liderliğinde Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası’na Rachmaninoff 3.Piyano Konçertosuyla eşlik edeceğim. Sonraki iki gün ise (28-29 Ocak) Adana Rapsodi Piyano Yarışması’nda Jüri Üyesi olacağım.
24 Şubat’ta rotamı Eskişehir’e çevirip sevgili Ender Sakpınar şefliğinde Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Senfoni Orkestrası’yla Saint-Säens 2. Piyano Konçertosu’nu seslendireceğim.
3-5 Mart tarihleri arasında Bursa Büyükşehir Belediyesi piyano festivali çerçevesinde ustalık sınıfları düzenledikten sonra, 5 Mart’ta festival kapanışı için bir resital vereceğim. Ardından yolum Pamukkale Piyano Festivali’nde müzikseverlerle kesişecek ve orada da bir resitalim olacak.
10 Mart günü ise Ankara’ya döneceğim ve Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) yararına bir resitalde lösemi ve kanserle mücadele eden çocuklara destek olacağım.
13 Mart’ta ise yine Eskişehir’e uzanıp, Murat Göktaş şefliğinde Eskişehir Üniversitesi Orkestrası’yla Mozart 12. Piyano Konçertosu’nu seslendireceğim.
17 Mart’ta İstanbul’da bu kez Türk Gençlik Senfoni Orkestrası eşliğinde Mozart’ın 12. Piyano Konçertosu’nu çaldıktan sonra, 19 Mart’ta BESOM besteciler yarışması jüri üyeliği için başkente geri döneceğim.
22-24 Mart tarihlerinde Manchester’da Chetham’s School of Music’te ustalık sınıflarında İngiliz piyanist gençlerle bir araya geleceğim. 29 Mart’ta ise İstanbul’da Bahçeşehir Üniversitesi’nde bir resital verdikten sonra 3 Nisan’da sevgili Gürer Aykal’ın şefliğinde Bilkent Senfoni Orkestrası’yla Rachmaninoff 3. Piyano Konçertosu’nu seslendirme mutluluğunu yeniden tadacağım.
4 - 5 Nisan tarihleri arasında Bilkent Üniversitesi Müzik Fakültesi’nde, 12-14 Nisan tarihleri arasında ise İzmir’de İKSEV’DE ustalık sınıflarım olacak. 16 Nisan’da ise İstanbul’da Süreyya Operası’ndaki resitalimde İstanbullu müziksever dostlarla yine Kadıköy’ün incisi bu mekanda bir araya geleceğiz.
25-28 Nisan tarihlerinde ise, yine Kazakistan’ın başkenti Astana’ya düşecek yolum. Orada bir piyano yarışmasında jüri üyeliğim var. Akabinde, 6 Mayıs’ta İstanbul’a dönüp Macar kemancı ve orkestra şefi Gábor Takács-Nagy şefliğinde Cemal Reşit Rey Senfoni Orkestrası’yla sevgili hocam Ahmed Adnan Saygun’un 1. Piyano Konçertosu’nu seslendireceğim.
13-14 Mayıs tarihlerinde ise benim adıma düzenlenen piyano festivali ve yarışmasında jüri başkanlığı yapmak üzere Ege’nin incisi İzmir’e gideceğim ve festival kapanışında, 14 Mayıs günü bir resital vereceğim.
Ardından Avrupa turnem başlıyor. 19 Mayıs’ta Berlin’deki büyükelçilik binamızda bir resitalim olacak. Onu, 21 Mayıs’ta Almanya’da Schloss Edingen, Neckarhausen’de bir resital izleyecek. 22 Mayıs’ta Mannheim’de bir ustalık sınıfı verdikten sonra, 25 Mayıs’ta Paris’te resitalim var.
27 - 28 Mayıs’ta Fransa’nın şatolar diyarı Loire vadisinde bir resital turnem olacak. 30 Mayıs’ta ise Brüksel’de bir resital, 31 Mayıs – 2 Haziran arasında ise yine Brüksel’de Brüksel Kraliyet Konservatuvarı’nda ustalık sınıflarım olacak.
Ardından yurda döneceğim ve 6 Haziran’da İstanbul’da İstanbul Klasik Müzik Festivali çerçevesinde bir konser gerçekleştireceğim. 10-12 Haziran arasında ise Gülsin Onay Ankara Piyano Festivali bünyesinde bir resitalim ve ustalık sınıflarım olacak. 14-19 Haziran’da ise resital turnemde sıra Kuzey İngiltere’ye gelecek ve oradaki müzikseverlerle dolu dolu bir resital programıyla özlem gidereceğiz.
Şimdilik benden haberler bu şekilde. Müzikle, dostlukla, sevgiyle kalın.
Yaz Festivalleri ve Yeni Konser Sezonu
Sevgili dostlar ve müzik severler,
Yoğun bir yaz sezonu sona eriyor ve yeni bir dönem başlıyor.
Almanya'da Heidelberg, Münih ve Berlin'de sahne aldığım kısa bir resital turundan sonra, bu sene 19.yılını kutlayacak olan muhteşem Gümüşlük Festivali ve Akademisi'nin açılışı için Türkiye'ye döndüm. Ardından, Temmuz ve Ağustos aylarında iki haftalık ustalık sınıfları gerçekleşti ve Zefirya Kültür Merkezi'nde bir resital verdim. Yakın arkadaşım olan klasik müzik yazarı Serhan Bali ile Bodrum'da verdiğim resitalde kendisi etkileyici sözel tanıtımlarda ve açıklamalarda bulundu. Akabinde Türkiye'nin doğusunda yer alan Bayburt'a da bir ziyaret gerçekleştirdim ve orada ödüllü Kenan Yavuz Etnografya Müzesi'nde bir konser verdim.
Ay sonunda Puglia / Nardo'daki "Piyano Summer" festivali için İtalya'ya gittim. Oradan doğrudan muhteşem Azor Adaları'ndaki Ponta Delgarda'ya yolculuk gerçekleştirdim. Burası, tüm coğrafi uzaklığına rağmen tarih boyunca dünyanın en büyük müzisyenlerinin sahne aldığı bir yer... Orada 17. Azor Müziği'nin kapanış resitalini verdim. Hem orada hem de Nardo'da çoğu müzisyen olan seyircilerden müthiş sıcaklıkta bir destek gördüm. Aldığım mesajlardan sadece bir kaçını sizlerle paylaşmak isterim: "Konserinizden gerçekten çok etkilendim. Bana gençliğimde sevdiğim büyük piyanistleri hatırlattı. Chopin'in böylesine derinlik ve özgürlükle icra edilmesi oldukça zordur, bunu başardınız" — "Unuttuğum birçok muhteşem duyguyu bana yeniden yaşattınız." Ponta Delgarda'daki performansımın videosunu YouTube kanalım üzerinden izleyebilirsiniz link
Şimdi Gümüşlük'ün kapanış konserini vermek için Bodrum'a döndüm.14 Eylül'de Işın Metin şefliğinde ve Koyunbaba'daki Antik Taş Ocağı'nın büyülü atmosferinde Bilkent Gençlik Senfoni Orkestrası ile birlikte Mozart'ın K414 la majör Piyano Konçertosu'nu çalacağım. Oradan 2022 Phaselis Festivali kapsamında 19 Eylül'de açılış konseri vermek üzere antik Phaselis kentinde sahne almak üzere Antalya'ya gideceğim. Bundan sonra güz mevsiminde İstanbul'da ve Türkiye'nin diğer birçok şehrinde vereceğim konserlerle sizlerle önümüzdeki aylarda yeniden buluşacağım.
Sağlıcakla kalın ve güz dönemini güzel müzikle geçirin.
Sevgilerimle ve iyi dileklerimle,
İlkbahar konserleri...
Ocak 2022
Değerli dostlarım, Sevgili müzikseverler,
Yeni yılınızı kutlar, sağlıklı, mutlu bir 2022 dilerim.
Pandeminin etkilerinin müzik dünyası üzerinde hissedilmeye devam ettiği, ancak yine de konserlerde dinleyicilerimizle buluşmaya adım attığımız 2021’in ardından ondan çok daha iyi ve sağlık dolu bir seneye daha adım atmayı diledik yeni bir yıla başlarken.
Ocak ayı yine de kendimizi var ettiğimiz ve dinleyicilerimizle buluşup bütunleştiğimiz bir ay olmaya devam ediyor. 5 Ocak’ta Bornova Kültür ve Sanat Merkezi Necdet Aydın Sahnesi’nde, Tolga Taviş’in yönetimindeki İZDOB Orkestrası ile Yeni Yıl Konserimizde Chopin'in 2. Piyano Konçertosu'nu seslendireceğiz.
6 Ocak'ta ise büyük besteci, yol göstericim, değerli hocam Ahmet Adnan Saygun’un ölümünün 31.yıldönümü münasebeti ile Bilkent Üniversitesi Müzik Fakültesi Adnan Saygun Merkezi – Bilkent konser salonunda çok anlamlı bir anma konserinde (link) yer alacağım.
Farklı nesillerden sanatçıların büyük bestecimizin farklı eserlerini seslendireceği bu etkinlikte ben de Saygun’un birinci piyano konçertosunun birinci bölümünü eşim Tony Scholl’un orkestra partisinin piyano düzenlemesi eşliğinde seslendireceğim. Saygun'un 78 yaşında yazdığı 2. Piyano Konçertosu'nu bana ithaf etmesi müzik kariyerimin en anlamlı hediyesi ve ödülü olmaya devam ediyor.
8-9 Ocak tarihlerinde ise genç piyanistlerle gerçekleştireceğim masterclass'ın ardından yine öğrencilerimle CSO mavi salonda aynı sahneyi paylaşarak klasik müzikseverlerle bir araya geleceğiz.
19 Ocak’ta Ankara’da Şef Deniz Erdinç yönetiminde Hacettepe Senfoni Orkestrası eşliğinde Mozart’ın 12. Piyano Konçertosu’nu seslendireceğim.
Ardından 22 Ocak’ta danışmanı olmaktan onur duyduğum Bahçeşehir Üniversitesi Konservatuarı adına Beyoğlu’ndaki St. Pierre Hanı’nda bir açılış resitaline katıldıktan sonra 28 Ocak’ta, Howard Griffiths yönetiminde İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası eşliğinde İstanbul’un yeni incilerinden Atatürk Kültür Merkezi’nde Mozart’ın 20. Konçertosu’nu seslendireceğim.
Bu ayki müzik rotam 29-30 Ocak tarihlerinde Bursa’da vereceğim Masterclass ve konserle birlikte tamamlanacak.
Ocak ayınız yuvanızda mutluluğun, neşenin ve herşeyden de önemlisi sağlığın olduğu bir ay olsun. Müzik ruhunuzu hep ısıtsın. Şimdilik sağlıcakla kalın. Yeni ayda yeni programlarla buluşmak dileğiyle.
Sonbahar konserleri – Mevsim açılıyor
Sevgili dostlarım ve değerli müzik severler,
Benim için oldukça yoğun ve heyecanlı bir yaz sezonunun ardından, en sevdiğim mevsim olan sonbahara geldik. Pandemi koşulları halen devam etmesine rağmen yaz döneminde nihayet dinleyicilerimle konserlerde buluşmak bana çok büyük bir motivasyon ve mutluluk verdi. Her zaman söylediğim gibi, "Dinleyicilerimin bana, benim dinleyicilerime ihtiyacım var".
Eylül ayında Bodrum’da müthiş atmosferiyle Manastır Oteli’nde, Bayburt’ta Avrupa’da Yılın Müzesi seçilen, “Anadolu’nun bozkırında açan bir çiçek” gibi gördüğüm Kenan Yavuz Etnografya Müzesi’nde, İstanbul’da Kadıköy Kalamış Festivali’nde, Güney İtalya’nın tarihi Nardo kentinde resitaller verdim. Bayburt’ta harman ve notaların buluşmasına tanıklık ettim, piyanomla müthiş bir tarlanın ortasında müziğin evrensel diliyle harmanın paylaşma ruhunu notalarımla bütünleştirdim.
Ekim ayı konserlerim de yine dolu dolu geçecek ve Türkiye’nin birçok kentinden Kuzey Kıbrıs’a dek çok geniş bir coğrafyada Edvard Grieg (1843-1907) çalacağım. Grieg, Kuzey’in Chopin’i olarak da bilinir. Benim Chopin’e olan tutkumu ise hepiniz çok iyi bilirsiniz. Norveç’in özellikle Kuzey Işıkları altında Haziran aylarında hayranlık uyandıran manzaralara ev sahipliği yapan Bergen kentinde doğan Grieg’in Norveç halk şarkılarıyla da benzerlikler içeren sonatları sadece Norveç müzik kültüründe değil, klasik Batı müziğinde de önemli bir iz bıraktı ardından...
Ekim ayı başında Ulvi Cemal Erkin ve Aram Khachaturian'ın Bilkent Senfoni Orkestrası ve Maestro Jose Serebrier ile piyano konçertoları kaydım Spotify, Apple ve Amazon listelerinde yerini aldı. Böylelikle dijital dünyada klasik müziği çok daha geniş kitlelere duyurma arzum bir kez daha karşılığını çok güzel bulmuş oldu.
Öte yandan, konser programım, 1 Ekim’de Gürer Aykal şefliğinde İzmir Devlet Senfoni Orkestrası eşliğinde sezon açılış konserinde Grieg Piyano Konçertosu’nu seslendirmemle başladı. Konserin ikinci bölümünde miyavlamalarıyla bize eşlik eden minik bir kedimiz bile vardı. Son dönemde Kadıköy’de tuşlara sıçrayan kediden sonra konserlerim kediler arasında da hayli rağbet görüyor; tüm canlılara notalarımla ulaşmaya çalışıyorum...
Ardından, piyanomun rotasını Doğu Akdeniz’in incisi güzel adaya çevirip 5-6 Ekim tarihlerinde Kuzey Kıbrıs’ta iki günlük masterclass vereceğim. Akabinde, 7-8 Ekim tarihlerinde Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ile Grieg Piyano Konçertosu’nu seslendireceğiz. Son olarak 9 Ekim’de Girne’de Gotik mimarinin en güzel örneklerinden biri olarak anılan tarihi Bellapais Manastırı’nda bir resital vereceğim.
12 Ekim’de ise beni çok heyecanlandıran başka bir konserle siz sevgili dinleyicilerimin karşısına çıkacağım. Sevgili Cem Mansur şefliğinde CRR Senfoni Orkestrası ile Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda Grieg Piyano Konçertosu’nu çalacağız.
Ardından güzel başkentimize dönüp, 15 Ekim’de Antonio Pirolli şefliğinde Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ile birlikte Grieg Piyano Konçertosu’nu seslendireceğim. Yine 19 Ekim’de Ankara’da CSO Mavi Salonu’nda bir resitalim var. CSO’nun yeni binası o kadar güzel ki burada vereceğim her konser beni oldukça heyecanlandırıyor.
28-29 Ekim’de güneye, Adana’ya doğru uzanıp, Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası eşliğinde Grieg Piyano Konçertosu’nu çaldıktan sonra 30 Ekim’de Adana’da bir resital programım var.
Sararan yapraklara neşeli notaların eşlik edeceği bir güz sezonu dileklerim ve sevgilerimle,
Gülsin Onay